21 Şubat 2020 Cuma

ADALET HERKESE LAZIM

Biraz gecikmeli yazıyorum. Yine adalet aramakla meşguldüm.

Fenerbahçe üzerine yazılar yazdım. Gelinen noktada oynanan oyunlar sonuç verdi.

Artık sahaya çıkanlar bile boşuna mücadele ettikleri duygusuna kapılmışlar. Ne yaparsak yapalım bir şey olmayacak. Kirli senaryo devam edecek.

Ordu geçtikten sonrada bazı kesimlerden şu şampiyon olsun denmemeli gibi sesler çıktı. Ama dediğim gibi aklımızla alay edercesine. Ordu geçti artık boruyu ne yaparsanız yapın cinsinden.

O yüzden farklı bir konuda üç beş kelam etmek istiyorum. Belki birileri utanır. Tabi utanacak ar'a sahiplerse.

11. Yüzyılda Yusuf Has Hacip tarafından yazılan Kutadgu Bilig'de “Adalet olan yerde kurt ile kuzu birlikte yaşayabilirler.”, Kanunu doğru yürütmelisin”, “Bey ile gedanın, oğul ile yabancının kanun karşısında farkı olmamalıdır”  şeklinde yazar adaletin tanımını.

Atalarımız gittikleri her yerde adil yönetimler sergilemişlerdir.

O yüzden çoğu tarih kitabında Türkler için Adaletin Kılıcı terimine rastlarız.

Adalet varsa devlet vardır, huzur ve refah vardır.

Bugünde öyle degil mı? Adil yönetilen devletlerde insanlar huzur ve refah içinde yaşamıyorlardı?

Gelecek korkuları varmı? Topraklarında kaos ortamı varmı?

Cevap belli.

Peki ya adaletin olmadığı toplulukların, toprakların durumu nedir?

Yazmaya gerek yok sanırım.

Ve bu satırları yazan ben ömrü hayatımda hep adaleti aradım. Kâh Fenerbahçe ile kah Silivri mahkemelerinde kah'ta mesleğimde.

Anlaşılan aramaya devam edeceğim.

Unutmayın adalet hepimize lazım. Gün gelip adaleti yok sayanlarada gerekecek.

15 Şubat 2020 Cumartesi

3F OLDU 4F

Futbol sadece Futbolmudur? Taraftar olma bazı değerlere sahip olma Futbolu sadece futbol olmaktan çıkartmaz mı? Yoksa ulaşılan ekonomik büyüklükler ve sahip olma duygusumudur futbolu futbol olmaktan çıkaran.

Diktatör Salazar'a Portekiz'i tam 41 yıl ve tek başına nasıl yönettiği sorulduğunda meşhur cevabını vermiş. Bıyık altından gülerek. "Tres F" türkçesiyle "3 F ile". diye. Fado (müzik), Fatima (din) ve Footboll (futbol). 3F teki din unsuru yerini "Fiesta" yani eğlence unsuruna bırakmış.

Dünya üstündeki tüm devasa sayılabilecek stadyumlar hep tek kişi veya tek düşünce yönetimlerinde yapılmış.

Yukarıda yazdıklarım tanıdık geliyor mu?

Şehit haberlerinin sıklıkla geldiği günlerde eğlence programları, müzik yarışma programları tam gaz neden gidiyor?

Futbol üzerinden tartışmalar.... Yapılan yeni stadyumlar.

 3 F bizde 4 F olarak devam ediyor. Din unsuru yerini halen çok güçlü bir şekilde koruyor.

Ancak tamda sıkıntı 4F'in en güçlü unsurlarından Futbolda istenilen bir türlü gerçekleşmiyor. Kumpaslar ve kirli ittifaklar kuruluyor ve her türlü kirli oyun. Yok yine olmuyor. Birileri direniyor.

Ben toplumu uyuşturmak için değil toplumu uyandırmak için varım diyor. Bana asla sahip olamayacaksınız diyor. 

Benim büyüklüğüm ne kupa büyüklüğu nede şampiyonluk diyor.

Bu topraklarda tarihin Fenerbahçe'ye yüklediği sorumluluk ve Atasından gelen ebedi direktif belli.

Asla eğilme, topluma hep umut ol ve ebedi muvakkafiyetler kazan.


9 Şubat 2020 Pazar

ADALET

Adalet bir toplumda bulunması gerekli en önemli unsurdur. Toplulukları medenileştirir, zenginleştirir ve huzurlu yapar.
Vatandaş bilir ki hakkı hiçbir zaman yenmez. Hakkı yenilmeye çalışılırsa Adaletin Kılıcı devreye girer. Devletler işte bu yüzden vardır. Adaletin Kılıcı olmak için.
Peki güzel ülkemizde ne oluyor. Adaletin Kılıcı vatandaşımızın hakkını zalimlere karşı koruyor mu? Hergün adalet arayanlar; Koskoca Adalet Saraylarında(!!) kuyruk olmuş beklerken, zalimlerin zulmünden adaletin kılıcı olan Devletine sığınmak isterken neden feryat ediyor.
Hani derler ya tuzda kokmuşsa diye.
Işte benim güzel ülkemde tuzda kokmuş. Zalimler her yerde cirit atıyor. Hak yemek için her türlü kirli oyun sergileniyor.
3 Temmuz sonrasında zalimin zulmü olan adalet kılıcına karşı duran cesur yürekler sözüm sizleredir. Kirli oyunlar hiç hız kesmeden 10'lu yıllardan beri devam ediyor. Bırakın "bu hocayla olmaz" , "Transferler yanlış" veya "Ben bu nokta nokta futbolcuyu" söylemlerini. Bırakın yaratılan algı manipülasyonlarını. Görün kirli düzenin devam ettiğini. Görün kumpasların devam ettiğini. Görün ya  benim bizim olacak yada yok olacak düzenini. 
Sizler görünki bu ülkemin adalet savaşçıları uyansın. Şanlı Sarı Lacivert direnişi ortaya koyun ki geçmişin anlı şanlı aynı zamanda uşakları hakim ve savcıların oyunlarının bozulduğu gibi yine bozulsun. Yine fareler gibi kaçışıp deliklerine girsinler.
Bu kirli oyunun aktörleri; ister iktidarın güçlü erkleri  olsun ister TFF nin kirli yüzleri, isterse hain örgütlerin elemanları maşaları olsun. 
Şunu bilin ve asla unutmayın. Zalimin zulmü varsa bizlerin inancı var.
Yürekleri var.
Sevdaları var.
Genlerimizden gelen direniş ve Zafer ruhumuz var. 

3 Şubat 2020 Pazartesi

BAŞ EĞDİREMEYECEKSİNİZ !!

Blokta ilk yazım. Hatalar olursa şimdiden affınıza sığınıyorum.
Hafta sonu bizim yıllardır seyrettiğimiz tiyatroda yeni bir sahne oynandı Trabzon'da.
Hakkın gasp edildiği, kazanalımda nasıl olursa olsun, aman halkın dertlerine bakamayan Bakanlarımız kızmasın cinsinden. 
Bir nizami gol iptal edilirken tüm futbol doğruları yok sayıldı. Sayılsa ne olacak nasılsa havuzun meşhur şakşakçı uşakları bunu geçiştirir. 
Bu ilk kez yaşanmıyor. Amaç Fenerbahçeye zarar vermekse tüm kurumlar fazlasıyla sıraya girmiş halde. 
Adı bazen FETÖ olan bir kanlı örgüt, bazende adı başka ŞER odakları 2006 yılından bu yana saldırıyorlar Fenerbahçemize.  
Peki neden?
Cevap basit Baş eğmemek !!! FENERBAHÇEMİZİN genlerinde var bu. 
Ne yaparsanız yapın; Topla tüfekle geldiğiniz gibi yine gelin. Kurşunlar sıkarak geldiğiniz gibi yine gelin. Vergi memurlarınızla Bankalarınızla gelin. Kara vicdanlı hakemlerinizle, kokuşmuş yalaka medyanızla gelin. Bunlar hiçbir şeyi değiştirmeyecek.
BAŞ EĞDİREMEYECEKSİNİZ !!!
Bunuda iyice belleyin.